7 Ağustos 2016 Pazar

Twenty One Pilots - Ride Türkçe Çeviri

Twenty One Pilots - Gezinti





I just wanna stay in the sun where I find

I know it's hard sometimes
Pieces of peace in the sun's peace of mind
I know it's hard sometimes
Yeah, I think about the end just way too much
But it's fun to fantasize
On my enemies wouldn't wish who I was
But it's fun to fantasize

Bulduğum yerde güneşte kalmak istiyorum sadece

Bazen bunun zor olduğunu biliyorum
Güneşin huzurundaki huzur parçaları
Bazen bunun zor olduğunu biliyorum
Evet, son hakkında çok fazla şekilde düşünüyorum
Ama hayalini kurmak eğlenceli
Eskiden olduğum kişiyi dilemeyen bütün düşmanlarımı
Ama hayalini kurmak eğlenceli

Oh, oh I'm falling 

So I'm taking my time on my ride
Oh, I'm falling 
So I'm taking my time on my ride
Taking my time on my ride

Oh, oh düşüyorum

Bu yüzden gezintimde acele etmiyorum.
Oh düşüyorum
Bu yüzden gezintimde acele etmiyorum.
Gezintimde acele etmiyorum.

I'd die for you

That's easy to say
We have a list of people that we would take a bullet for them
A bullet for you
A bullet for everybody in this room
But I don't seem to see many bullets coming through
See many bullets coming through
Metaphorically I'm the man
But literally I don't know what I'd do

Senin için ölürdüm

Söylemesi kolaydır bunu
Onlar için kurşun yiyebileceğimiz insanların listesine sahibiz.
Bir kurşun senin için,
Bir kurşun bu odadaki herkes için
Ama ben çok fazla kurşunun geldiğini görür gibi olmuyorum.
Çok fazla kurşunun geldiğini görür gibi olmuyorum.
Mecazen o adam benim.
Ama gerçekten ne yapardım bilmiyorum

I'd live for you

And that's hard to do
Even harder to say when you know it's not true
Even harder to write when you know that tonight
There were people back home who tried talking to you
But then you ignored them 
Still all these questions, they're for real like
Who would you live for?
Who would you die for?
And would you ever kill?

Senin için yaşardım
Ama yapması zordur.
Söylemekten daha zordur doğru olmadığı bildiğin zaman.
Yazmaktan daha zordur bu gece olduğunu bildiğin zaman.
Seninle konuşmayı denemiş eve dönen insanlar vardı
Sonra sen onları görmezden geldin
Hala tüm bu sorular, dalga geçmiyor gibiler
Kimin için yaşardın?
Kimin için ölürdün?
Ve öldürür müydün?

Oh, oh I'm falling 

So I'm taking my time on my ride
Oh, I'm falling 
So I'm taking my time on my ride
Taking my time on my ride

Oh, oh düşüyorum

Bu yüzden gezintimde acele etmiyorum.
Oh düşüyorum
Bu yüzden gezintimde acele etmiyorum.
Gezintimde acele etmiyorum.

I've been thinking too much

I've been thinking too much
I've been thinking too much
I've been thinking too much
Help me

Çok fazla düşünüyordum

Çok fazla düşünüyordum
Çok fazla düşünüyordum
Çok fazla düşünüyordum
Yardım et bana

Oh, oh I'm falling 

So I'm taking my time on my ride
Oh, I'm falling 
So I'm taking my time 
Taking my time on my ride

Oh, oh düşüyorum

Bu yüzden gezintimde acele etmiyorum.
Oh düşüyorum
Bu yüzden acele etmiyorum.
Gezintimde acele etmiyorum.

I've been thinking too much

I've been thinking too much
I've been thinking too much
I've been thinking too much
Help me

Çok fazla düşünüyordum

Çok fazla düşünüyordum
Çok fazla düşünüyordum
Çok fazla düşünüyordum
Yardım et bana

Çeviri: Kenshin*



9 Temmuz 2016 Cumartesi

Gnash ft. Olivia O'brien - I Hate You, I Love You

Gnash ft. Olivia O'brien - Senden Nefret Ediyorum, Seni seviyorum




Feeling used
But I'm still missing you
And I can't see the end of this
Just wanna feel your kiss against my lips

Kullanılmış hissediyorum
Ama hala seni özlüyorum
Ve bunun sonunu göremiyorum
Sadece dudaklarıma karşı öpüşünü hissetmek istiyorum.

And now all this time is passing by
But I still can't seem to tell you 
Why it hurts me every time I see you
Realize how much I need you

Ve şimdi bunca zaman geçip gidiyor
Ama hala söyleyecek gibi görünmüyor olabilirim
Neden seni gördüğüm her defasında beni acıttığını
Sana ne kadar ihtiyacım olduğunu fark ettiğimi

I hate you I love you
I hate that I love you
Don't want to, but I can't put nobody else above you
I hate you I love you
I hate that I want you
You want her, you need her
And I'll never be her

Senden nefret ediyorum, seni seviyorum
Seni sevmekten nefret ediyorum.
İstemiyorum ama başka kimseyi senin üzerine koyamıyorum
Senden nefret ediyorum, seni seviyorum
Seni istemekten nefret ediyorum
Sen onu istiyorsun, ona ihtiyaç duyuyorsun
Ve ben asla O olmayacağım.

I miss you when I can't sleep
Or right after coffee
Or right when I can't eat
I miss you in my front seat
Still got sand in my sweaters from nights we don't remember

Uyuyamadığımda seni özlüyorum
ya da kahveden hemen sonra
ya da yemek yiyemediğim anda.
Ön koltuğumda seni özlüyorum
Hala hırkamın cebinde kumlar var hatırlamadığımız gecelerden.

Do you miss me like I miss you?
Fucked around and got attached to you
Friends can break your heart too, and
I'm always tired but never of you

Seni özlediğim gibi sen de beni özlüyor musun?
Vakit öldürdüm ve sana bağımlı hale geldim
Arkadaşlar da kalbini kırabilir, ve
Her zaman yorgunum ama asla sana değil.

If I pulled a you on you, you wouldn't like that shit
I put this real out, but you wouldn't bite that shit
I type a text but then I nevermind that shit
I got these feelings but you never mind that shit

Bana davrandığın gibi sana davransaydım, bu hoşuna gitmeyecekti.
bu gerçeği ortaya koydum ama sen asla bunu çiğnemeyecektin.
Bir mesaj yazıyorum ama sonra bunu boşveriyorum.
Bunları hissediyorum ama sen asla bunu umursamazsın

Oh oh, keep it on the low
You're still in love with me but your friends don't know
If u wanted me you would just say so
And if I were you, I would never let me go


Ah ah, kimseye söyleme
Hala beni seviyorsun ama arkadaşların bilmiyor
Eğer beni istediysen, sadece söylemen yeterliydi
Ve ben sen olsaydım, asla beni bırakmazdım.

I don't mean no harm
I just miss you on my arm
Wedding bells were just alarms
Caution tape around my heart


Zarar vermek niyetinde değilim
Sadece kollarımda seni özledim
Düğün çanları sadece uyarılardı
Kalbimin etrafındaki ikaz bandıydı

You ever wonder what we could have been?
You said you wouldn't and you fucking did
Lie to me, lie with me, get your fucking fix
Now all my drinks and all my feelings are all fucking mixed


Ne olabileceğimizi hiç merak ettin mi?
Edemeyeceğini söyledin ve kahretsin ettin
Yalan söyle bana, seviş benimle, lanetolası uyşturucunu elde et,
Şimdi bütün içkilerim ve bütün hislerim kahretsin ki karmakarışık

Always missing people that I shouldn't be missing
Sometimes you gotta burn some bridges just to create some distance
I know that I control my thoughts and I should stop reminiscing
But I learned from my dad that it's good to have feelings


Her zaman özlememem gereken insanları özlüyorum
Bazen biraz mesafe yaratmak için bazı köprüleri yakman gerekir
Düşüncelerimi kontrol ettiğimi biliyorum ve eski günlerden konuşmayı kesmeliyim
Ama babamdan duygularının olmasının iyi bir şey olduğunu öğrendim.

When love and trust are gone
I guess this is moving on
Everyone I do right does me wrong
So every lonely night, I sing this song


Aşk ve güven gittiğinde
Sanırım devam etmek bu
Doğru olanı yaptığım herkes, bana yanlış yaptı
Bu yüzden her yalnız gecede, bu şarkıyı söylerim.

I hate you I love you
I hate that I love you
Don't want to, but I can't put
Nobody else above you
I hate you I love you
I hate that I want you
You want her, you need her
And I'll never be her



Senden nefret ediyorum, seni seviyorum
Seni sevmekten nefret ediyorum.
İstemiyorum ama başka kimseyi senin üzerine koyamıyorum
Senden nefret ediyorum, seni seviyorum
Seni istemekten nefret ediyorum
Sen onu istiyorsun, ona ihtiyaç duyuyorsun
Ve ben asla O olmayacağım.

All alone I watch you watch her
Like she's the only girl you've ever seen
You don't care you never did
You don't give a damn about me

Yapayalnız onu izlemeni izliyorum
Sanki O gördüğün tek kızmış gibi
Umursamazsın, asla umursamadın
Ben hiç umrunda olmadım.

Yeah all alone I watch you watch her
She's the only thing you've ever see
How is it you never notice
That you are slowly killing me


Evet yapayalnız onu izlemeni izliyorum
O gördüğün tek şey.
Nasıl hiç fark etmezsin
Beni yavaşça öldürdüğünü.

I hate you I love you
I hate that I love you
Don't want to, but I can't put
Nobody else above you
I hate you I love you
I hate that I want you
You want her, you need her
And I'll never be her



Senden nefret ediyorum, seni seviyorum
Seni sevmekten nefret ediyorum.
İstemiyorum ama başka kimseyi senin üzerine koyamıyorum
Senden nefret ediyorum, seni seviyorum
Seni istemekten nefret ediyorum
Sen onu istiyorsun, ona ihtiyaç duyuyorsun

Ve ben asla O olmayacağım.

Çeviri: Kenshin*








4 Haziran 2016 Cumartesi

Adele - Send My Love (To Your New Lover) Türkçe Çevirisi

Adele - Sevgilerimi Gönder (Yeni Sevgiline)




This was all you
None of it me
You put your hands all over my body and told me
You told me you were ready
For the big one
For the big jump
I be your last love, everlasting you and me
That was what you told me

Hepsi senin suçun
Hiç biri benim değil
Ellerini bütün bedenime koydun ve dedin ki
Bana hazır olduğunu söyledin
Büyük olan için
Büyük adım için
Senin son aşkın olacağım, ebediyen sen ve ben
İşte bu bana söylediğin.

I'm giving you up
I've forgiven it all
You set me free

Senden vazgeçiyorum
Her şeyi affettim
Beni özgür bıraktın sen

Send my love to your new lover
Treat her better
We gotta let go of all of our ghosts
We both know we ain't kids no more

Yeni sevgiline sevgilerimi gönder
Ona daha iyi davran
Bütün hayaletlerimizin gitmesine izin vermeliyiz
İkimizde biliyoruz ki artık çocuk değiliz.

I was too strong you were trembling
You couldn't handle the hot heat rising
Baby I'm still rising
I was running, you were walking
You couldn't keep up, you were falling down
There's only one way down

Ben çok güçlüydüm, sen titriyordun
Sıcak hararetli yükselişle başa çıkamadın 
Bebeğim, ben hala yükseliyorum.
Ben koşuyordum, sen yürüyordun
Devam edemedin, yere düşüyordun
Aşağı giden tek yol var.

I'm giving you up
I've forgiven it all
You set me free

Senden vazgeçiyorum
Her şeyi affettim
Beni özgür bıraktın sen

Send my love to your new lover
Treat her better
We gotta let go of all of our ghosts
We both know we ain't kids no more

Yeni sevgiline sevgilerimi gönder
Ona daha iyi davran
Bütün hayaletlerimizin gitmesine izin vermeliyiz
İkimizde biliyoruz ki artık çocuk değiliz.

If you're ready, if you're ready
If you're ready, I am ready
If you're ready, if you're ready
We both know we ain't kids no more
No, we ain't kids no more

Eğer hazırsan, eğer hazırsan
Eğer hazırsan, ben de hazırım
Eğer hazırsan, eğer hazırsan
İkimizde biliyoruz ki artık çocuk değiliz.
Hayır, artık çocuk değiliz.

I'm giving you up
I've forgiven it all
You set me free

Senden vazgeçiyorum
Her şeyi affettim
Beni özgür bıraktın sen

Send my love to your new lover
Treat her better
We gotta let go of all of our ghosts
We both know we ain't kids no more

Yeni sevgiline sevgilerimi gönder
Ona daha iyi davran
Bütün hayaletlerimizin gitmesine izin vermeliyiz
İkimizde biliyoruz ki artık çocuk değiliz.

Çeviri: Kenshin*


29 Mart 2016 Salı

twenty one pilots - Stressed Out Türkçe Çevirisi

twenty one pilots - Stresli








I wish I found some better sounds no one’s ever heard,
I wish I had a better voice that sang some better words,
I wish I found some chords in an order that is new,
I wish I didn't have to rhyme every time I sang.

Keşke hiç kimsenin duymadığı birkaç daha iyi ses bulsam

Keşke birkaç daha iyi kelime söyleyen daha iyi bir sese sahip olsam
Keşke yeni olan bir düzen içinde birkaç akort bulsam
Keşke şarkı söylediğim her seferinde kafiye yapmak zorunda olmasam

I was told when I get older all my fears would shrink,

But now I’m insecure and I care what people think.

Bana söylendi ki, büyüdüğümde bütün korkularım küçülecekti
Ama şimdi kendime güvensizim ve insanların ne düşündüğünü umursuyorum

My name’s ‘Blurryface’ and I care what you think


Benim adım Bulanıksurat ve ne düşündüğünü umursuyorum


Wish we could turn back time, to the good ol’ days,

When our momma sang us to sleep but now we’re stressed out.

Keşke zamanı geri döndürebilsek, eski güzel günlere

Annemizin uyumak için şarkı söylediği zamanlara, ama şimdi aşırı stresliyiz.

Sometimes a certain smell will take me back to when I was young,
How come I’m never able to identify where it’s coming from,
I’d make a candle out of it if I ever found it,
Try to sell it, never sell out of it, I’d probably only sell one

Bazen keskin bir koku beni genç olduğum zamana götürecek

Kokunun nereden geliyor olduğunu nasıl olur da asla tanımlayamam
Kokudan bir mum yapabilirdim eğer bulursam
Satmayı dener, asla elden çıkarmaz, muhtemelen sadece bir tane satardım

It’d be to my brother, ‘cause we have the same nose,

Same clothes, homegrown, a stone’s throw from a creek we used to roam,
But it would remind us of when nothing really mattered,
Out of student loans and treehouse homes, we all would take the latter.

O da erkek kardeşime olurdu, çünkü aynı burna sahibiz

Aynı kıyafetler, aynı evde büyüyen, aylak aylak dolaştığımız dereden fırlayan bir taş
Ama koku bize hiç bir şeyin önemli olmadığı zamanları hatırlatacaktı
Öğrenci kredisinin bitmesini ve ağaç eve yerleşmeleri, hepimiz sondan ikinci olacaktık.

My name’s ‘Blurryface’ and I care what you think


Benim adım Bulanıksurat ve ne düşündüğünü umursuyorum


Wish we could turn back time, to the good ol’ days,

When our momma sang us to sleep but now we’re stressed out.

Keşke zamanı geri döndürebilsek, eski güzel günlere

Annemizin uyumak için şarkı söylediği zamanlara, ama şimdi aşırı stresliyiz.

We used to play pretend, give each other different names,
We would build a rocket ship and then we’d fly it far away,
Used to dream of outer space but now they’re laughing at our face,
Saying, “wake up, you need to make money."


Başkası gibi davranarak oynardık, her birimize farklı isimler verirdik

Bir uzay gemisi inşa edecektik ve sonra onu çok uzağa uçuracaktık
Uzay boşluğunu düşlerdik ama şimdi yüzümüze gülüyorlar
Diyorlar; "Uyan, para kazanman lazım."

Wish we could turn back time, to the good ol’ days,

When our momma sang us to sleep but now we’re stressed out.

Keşke zamanı geri döndürebilsek, eski güzel günlere

Annemizin uyumak için şarkı söylediği zamanlara, ama şimdi aşırı stresliyiz.

ÇEVİRİ: kenshin*